Günümüzde şehirlerde yeni yapılan evler bir yandan giderek küçülüp daha minimalist ve post-modern tasarım anlayışlarına yerini bırakırken bir yandan da lüks konut projeleri müşterilerine çok daha geniş ve ferah alanlar sunuyor ve bu durum da klasik dekorasyon anlayışı ile oluşturulabilecek kompozisyonlara fırsat tanıyor. Özellikle de ahşabın artık bir konstrüksiyon malzemesi olmaktan çıkıp sadece betonarme binalar üzerinde siding olarak kullanılması veya ev içlerinde dekorasyon amaçlı olarak kullanılan kısıtlı bir öğe haline gelmesi, yeni nesil evlerde klasiğe dönüşü beraberinde getirdi.
Klasik tasarım anlayışında birçok eşyada ince detaylar ve yüksek kaliteyi öne çıkarma amaçlı olarak pahalı malzeme kullanımı çok yaygındır. Bu yüzden de ahşap ile en güzel kombine edilebilecek malzemelerden biri olarak deri göz önüne çıkmaktadır. Deri, yüzyıllardan beri saray dekorasyonlarına ahşapla beraber damgasını vurmuş asil bir malzemedir. İyi kombine edilmiş bir ahşap-deri ikilisi ile siz de evinizin çok farklı alanlarında asil bir dekorasyon havası estirebilirsiniz.
Ayrıca, son yıllarda neo-klasik tabir edilen bir dekorasyon anlayışı da, klasik dekorasyonun ihtişamını modern dekorasyonun minimalizmi ile bir araya getiriyor. Bu şekilde dekore edilen ortamlarda, deri ve ahşap için beyaz ya da “piyano siyahı” tabir edilen parlak siyah kullanılıp klasik dekorasyonun aksine ince detaylar bulunan yüzeyler yerine basit ve düz yüzeyler tercih ediliyor. Bu tip bir dekorasyon her ne kadar IKEA gibi mağazaların sunmuş olduğu plastik, sunta ya da MDF ağırlıklı ürünlerle yapılacak bir dekorasyona göre daha pahalıya mal olsa da, zaman içerisinde kalitesini mutlaka gözler önüne seriyor.
Hiç yorum yok: